17 Kasım 2018 Cumartesi

Hangi Çekirdek Kahve Daha İyi veya Daha Lezzetli?

Kendim merak ederek 250 gramlık çekirdek kahve paketlerinden bittikçe sırayla aldım ve kahveyi evde günlük öğüttüm ve hem
delonghi yarı otomatik espresso makinesinde hem de basit bi filtre kahve makinesinde denedim, daha sonra Philips Full Otomatik espresso makinesi ile devam ettim. Paket üzerinde "Best Before:" yazan tarihten genellikle en geç 1 ay kadar önce tükettim (yani bayat almamaya dikkat ettim).  Sonuç olarak kendimce şöyle bi lezzet sıralaması oluştu;

1- Starbucks - Kenya (10 üzerinden 8.2 Puan)

Medium (orta kavrulmuş) kahveler içerisinde en yoğun kahve tadı ve en yoğun kahve kokusu olan çekirdek kahve bu.  Aşağıdaki birçok kahveyi denemiş biri olarak en beğendiğim ve sürekli aldığım kahve bu. Starbucks'ın diğer kahvelerinden daha iyi olduğunu düşünüyorum. Hep söyledikleri turunçgili andıran tadı bunda pek alamadım muhtemelen çok kavurduklarından dolayı ama kokusunda o turunçgil farkı azda olsa hissediliyor. Diğer kahvelere ağzı alışan için bunda turunçgil hissedilebilir ama öyle abartılacak bir fark değil. Starbucks'tan orta koyulukta (medium roast) kahve alacaksanız bu kahveyi öneririm. Bu kahveyi bir defa tatdıktan sonra birçok çekirdek kahveyi beğenemeyebilirsiniz.

2- Starbucks - Sumatra (10 üzerinden 8 Puan)

Denediklerim arasındaki en lezzetlisi, tadı ve kokusu en güzel olanı bu fakat kıvamı neredeyse kömür gibi koyu ve suyun içinde de o koyuluğu sanki dibe çökecekmiş gibi görülebiliyor sanki kahvenin kendisini değilde tadını, kokusunu ve aromasını içiyor gibi bir his veriyor. Kahve içtikten sonra da ağızda aroması ve kokusu kalıyor. Kafein etkisi bütün gün hissedilebiliyor. Çok koyu ve etkili olduğu için sürekli içildiğinde sağlıksız olabilir diye tahmin ediyorum. Kömür gibi koyu kıvamı dışında en güzel kahve. Koyuluğunun çok olmasından dolayı bence Kenya'nın gerisinde kaldı.




3- Starbucks Rezerve - Tanzania (10 üzerinden 7,3 Puan)

Kıvamında herşey dengeli yani ne çok sert ne az sert, ne çok ekşi ne az ve prüzsüz bir kıvamı var. Kahvenin köpürmesi daha ince daha yoğun. Lezzeti birçok kahveden daha güzel. Filtre kahve gibi elle demlemelerde güzel olabilir. Bu tür dengeli kahvelerin sütle değilde sade içilmesi daha güzel. Starbucks kenyadan veya sumatra biraz daha güzel kahveler ayrıca bu rezerve pahalı bir kahve. Sürekli kahve alanlar için starbucks kenya veya yarı fiyatına tchibonun espresso sicilia olanı öneririm.



4- Starbucks - House Blend (10 üzerinden 7,3 Puan)

Starbucks Kenya' ile aynı yoğunlukta fakat Kenya'da daha yoğun bir kahve kokusu var ve kenyada meyvemsi hafif ekşi bir aroma hissediliyor. Bu House Blend ise daha düz bir kahve yani daha az kokulu ve ekşiliği olmayan bir kahve, sebebi ise tahminimce; yöresel kahvelerdeki değişik aromaların bunda olmaması. Örneğin Kenya'da turunçgil nitelikleri hissedilirken House Blend kahvede bu aroma hissedilmiyor. House Blend bence Starbucks'ın en güzel kahvelerinden biri ve sürekli alınabilecek lezzette ayrıca House Blend ile herşey yapılabilir özellikle filtre kahve için düşünüldüğü belli lakin espressoda denediğimde de güzeldi. Bence Kenya daha iyi ama düz kahve tadı sevenler için House Blend tercih edilebilir. Marketlerde yeşil paket olarak da satılıyor onu da denedim tek farkı öğütülmüş olmasıydı, lezzeti yine güzeldi.


5- Starbucks - Ethiopia (10 üzerinden 7 Puan)

Starbucks Sumatra'ya yakın koyulukta fakat Kenya gibi lezzeti var. Starbucks kahveleri genel olarak koyu olduğundan dolayı bu koyu kavrulmuş ethiopia yerine orta kavrulmuş Kenya öneririm çünkü lezzeti aynı gibi.








5- PATAR - (Ikea) (10 üzerinden 7 Puan)


Yumuşak bir tadı var diğer kahvelerden ayıreden kısmı yumuşak bir kahve olması, yoğun bir kahve, kokusu gayet güzel. Aroma olarak diğer yukarıda sıraladığım kahvelere göre aroması biraz daha düz kalıyor. Ikea mobilyalarında nasıl düz tasarım ve ideal estetik yakalamışsa kahvelerinde de düz bir tad ve ideal bir kıvam yakalamış sanki. Eğer Ikea'dan bu kahveyi alacaksanız bence ortalama üzeri güzel bir kahve almış olursunuz.




6- Lavazza - Crema e Aroma  (10 üzerinden 7 Puan)



En fark edilen özellik epey kremamsı bir yoğunluğu, güzel bir kıvamı olması hatta bu konuna sanırım en iyisi. Aroma/lezzet olarak ise ortalama üzeri denebilir çünkü bundan daha iyi lezzette kahveler var bu sadece krema konusunda ve fiyat konusunda iyi. Kahve makinası olanlar Cafe Crema veya Cafe Americano yapmak isterse bu ideal bir kahve. Espresso'su da fena değil.








7- Tchibo - Espresso - Sicilia Style  (10 üzerinden 7 Puan)



Tchibonun en lezzetlisi bu. Çünkü diğer tchibolar gibi ekşi değil ve espresso yoğunluğu daha iyi. Americano'da da iyi.



8- Tchibo Barista Espresso (10 üzerinden 7 Puan)


Sert, yoğun güzel bir tadı ve keskin kokusu var. Lezzet olarak ortalamanın üstünde güzel bir kahve ayrıca bundan daha sert kahveler de var (Starbucks Sumatra vb.) gibi ama daha az sert ve düz tad olarak bu tercih edilebilir. Bununla yaptığınız espresso kahve listenin altındaki diğer espresso kahvelerden daha yoğun kıvamda yani diğerlerinden daha çok suda yoğunluk yapıyor. 1 kiloluk paket ve çevrilebilir kapaklı olması, Starbucks ve Gloria Jeans'ın neredeyse yarı fiyatına olmasından dolayı espresso makinesi için alınması en mantıklı kahve. Hele ki birden fazla kişinin kahve tükettiği bir yerdeyseniz en ekonomik ve lezzetli çözüm bu olabilir. 



9- Gloria Jean's - Special Blend Espresso (10 üzerinden 7 Puan)

Orta derece kokusu var, yoğun bir kıvamı var (üzerinde köpüğü vb. gayet güzel yoğunlukta) hafif türk kahvesini yakın bir tad hissettim bu tadın sebebi Türk Kahvelerinin yapıldığı brezilya kahvelerinden bunun içinde de olması. Genel tadı bildiğiniz espresso tadı. Gloria Jean's'ın Espresso paketi Starbucks'ın Espresso paketinden biraz daha daha kokulu ve biraz daha lezzetli. Üzerinde yazdığına göre Brezilya, Kosta Rika ve Endonezya olarak 3 yöreyi harmanlamışlar. Çekirdeklere bakıldığında ise Starbucks'tan daha iri ve parlak görünüyordu. Espresso Blend alacaksanız Gloria Jeans'ınkini öneririm. Ayrıca paketinde hava almaması için plastik kilit de olmasından dolayı Starbucks'tan bir adım önde (Starbucks'ta paketin ağzını büzerek paketi kapatıyorsunuz). Ayrıca hizmet olarak da Gloria Jeans hemen orda kendi kullandıkları espresso çekirdek kahvelerinden pakete doldurup verebildiler ve ayrıca denemek için bardakta ücretsiz sundular, yani meraklısına ve ilk defa deneyen birine baya ikramda bulundular. Çekirdek kahvelerini hiç denememiş birine parasını kaybetmeden deneme şansı vermeleri faydalı bir davranış bence (belki şubeden şubeye değişir bilemem). Sonuçta 1 defa deneniyor. Starbucks'da ise 1 paket çekirdek kahve alana; yanlış hatırlamıyorsam alındığı ay içinde bardakta 2 kahve ücretsiz yapıp veriyorlar ve bunun için mobil cihazınıza kurulu starbucks mobil uygulaması gerekebiliyor.

10- Starbucks - Espresso (10 üzerinden 6,8 Puan)

Düz ama güzel yoğun bir tadı var. Sumatra gibi aromatik bir koku ve aromatik tadı yok fakat sumatra gibi kömür gibi de değil yani daha normal koyu kavrulmuş. Tahminimce Starbucks, "Espresso" paketi ile; diğer yöresel ürünler karşısında kendi ortalamasını sunmuş yani diğer ürünlerdeki tad, aroma, koku ve kavrulma derecesi aşağı yukarı bu üründe toplanmış gibi.






11- Starbucks - Caffe Verona (10 üzerinden 6,5 Puan)

Starbucks Sumatra'sındaki gibi koyu kömür gibi kavrulmuş fakat Sumatra'dan daha az lezzetli ve daha az kokulu bir kahve. Orta kavrulmuş Starbucks Kenya veya Ethiopia bundan daha lezzetli ve kokulu diyebiliriz. Çok koyu kahve önerisi olarak Verona yerine Sumatra olanı öneririm.





12- Gloria Jean's - Chocolate Macadamia  (10 üzerinden 6,5 Puan)

Kokusu ve tadı kremalı pastalardaki o parfümlü gibi kokan çikolata kokusu ve tadı gibi. Hani kremalı pasta sanki üzerine çikolatalı bir parfüm sıkılmış gibi şekerli yapay bir kokusu olurya ve tadıda sanki parfümlü gibi olur.. işte aynı o kremalı pasta gibi lezzeti vardı bu kahvenin. Üzerine sonradan aroma eklenmesi sebebiyle lezzet olarak listenin aşağısında sıraladığım kahvelerin önüne geçti. Çikolata aroması kahveyi daha keyifli hale getirmiş (Bu arada bilmeyenler için bir bilgi; arapça "kahve" kelimesinin anlamı; "keyif" demek). Eğer içeceğiniz kahveden sadece kahve tadı almak istiyorsanız bu kahveyi önermem. Buram buram kahve kokusu arıyorsanız ilk iki sırada önerdiğim Kenya ve Sumatra'da bu mevcut. Bu aromalı kahve ise aşağıda sıraladıklarımdan biraz daha keyifli içimi var sadece. Aromalı kahvelerin genel olarak yapay bir tadı var o yüzden aromalıları genel olarak önermem, yöresel kahveler daha kahve gibi çünkü. Aromayı kendiniz alıp üzerine dökmeniz daha mantıklı olabilir hem istediğiniz ölçüde olur.


13- Starbucks - Veranda Blend (10 üzerinden 6,5 Puan)

Paketi açtığınızda acı, yanık ve keskin bir koku alıyorsunuz fakat hoş bir kokusu var diyebiliriz, kahve kokusu listenin üstünde bahsettiğim starbucks kahvelerinden biraz daha az. Starbucks'un en açık kahvesi diye satılıyor ama bence kahvenin rengi ve tadı orta kavrulmuş gibi. Tadı çok hafif limon ekşiliği hissiyatı veriyor ve yumuşak bir tadı var. İçtiğinizde dilde bu ekşiliği kalıyor (Bu arada bu kahveyi içerken yazıyorum ) Bence Boxx Cofee'nin orta kavrulmuşları bile bundan daha açık kahve ve daha meyve ekşiliği olan kahveler. Ben derimki eğer buram buram kahve kokusu ve tadı arıyorsanız listenin başındaki Sumatra ve Kenya'yı öneririm. Çok açık kavrulmuş bir kahve ve kahvenin meyvemsi ekşi tadı olsun istiyorsanız listenin aşağıdaki Boxx Coffee'lerden deneyin. Bu Veranda'nın paketi açık kavrulmuş kahve olduğunu söylüyor ama denediğimde gördümki kendisi orta kavrulmuş bir kahve bence. Pakette "Soft" yazmışlar bence bu doğru yani yumuşak bir tadı var diğer kahvelere göre ama meyvemsi ekşi bir tad ile yumuşak. 

14- Rioba - Silver (%55 Arabica %45 Robusta) (10 üzerinden 6,5 Puan)


Acı bir tadı var, düz bir aroma ve yoğun bir kıvamı var. Diğer bazı kahvelerdeki gibi aromatik, çikolatamsı veya odunsu tat alamadım. Kokusu ise gayet yoğun ve güzel. Kafein olarak etkili. Espresso'da kıvam olarak uyumlu güzel ama tat olarak düz ve acı bir kahve olduğu için alt sıralara koydum.




13- Coffee Project - Kenya AA Plus (10 üzerinden 6,5 Puan)

İçerisinde birçok aroma hissedilebiliyor yani kahvenin yanında birçok çeşit hafif tadlar alıyorsunuz. Kokusu çok güzel yoğun.  Starbucks Kenya kadar yoğun kahve keyfi vermedi ama Starbukcs Kenya'dan daha doğru kavrulduğu belli yani doğru derecede kavrulunca içerisindeki aromalar da farkedilir olmuş. Ben Kenya kahvesini daha kavrulmuş sevdiğimden bu kahveye Starbucks Kenya'dan daha az puan verdim.




15- Boxx Coffee Roaster Co. - Ethiopia Dambi Uddo Natural  (10 üzerinden 6,4 Puan)

Boxx Coffee bana çok önerildi ve Starbucks'tan daha iyi olduğu söylendi. Kavrulduktan 1 hafta sonra denediğim bir kahveydi. Denediğimde çıkan sonuç şu; Gurmeler kahvenin açık kavrulması, asidite gibi detaylarına odaklanırken sonuçta çıkan tadı gözden kaçırmışlar bence çünkü sanki içine limon sıkılmış gibi ekşi bir kahve tadı vardı. Kokusu biraz peyniri andırıyordu ama güzel bir kokusu vardı ve kavrulma derecesine bakarsanız bütün diğer kahvelerden daha iyi kavrulduğu belli. Tazelikte 1 numara, Paketlemede 1 numara, hizmet hızı konusunda da 1 numaralar. Boxx Coffee'yi hem Espresso hem Filtre olarak denedim, filtre ile daha iyiydi, özellikle sütle daha lezzetliydi. O ekşi tad yerine çikolata gibi yumuşak bir tad olsaydı daha iyi olabilirdi lakin tahminimce daha koyu kavrulması gerekebilir bunun için.


16- Boxx Coffee Roaster Co. - Espresso Blend XX  (10 üzerinden 6,3 Puan)

Kavrulduğu gün kargoyla gönderildi ve ertesi günü elime ulaştı, daha önce Ethiopia olanında yazdığım gibi; Tazelik, Paketleme kalitesi, hizmet hızı konusunda 1 numaralar fakat kahvenin tadı ekşi.. Tahminimce açık kavrulmasından dolayı kahvedeki ekşi meyve tadı gitmemiş. Starbucks'tan bir kahve alıp içine limon sıksanız buna benzer belki de. Bu ekşi tad gurmelerin takdir ettiği birşey midir bilmiyorum ama bence kahve ekşi olmamalı, tazelik tamam ama bir kahvede ekşilikten ziyade çikolata gibi bir koku ve kahvenin aroması ağır basmalı bence. Bu kahveyi sadece tazelik ve açık kavurulmuş kahve sevenler için öneririm. 


17- Tchibo - Privat Kaffee - Latin Grande (10 üzerinden 7 Puan)

Espresso ve americano gibi düz kahvelerde çok acı sert bir tadı var. Ekşi, Koyu ve yoğun bir kahve fakat sütle birlikte tam tersi en güzel tadı bu Privat Kaffe Latin Grande veriyor örneğin cappucino'da o ekşilik güzel uyum sağlıyor. Denediğim tchibo kahvelerde sütle birlikte en iyi uyum sağlayan tchibo kahve bu. Sütlü kahvelerden içenler için bu privat kaffe latin grande kahve yi öneririm. Sütsüz sade kahvelerde ise diğerler kahveleri öneririm


18- Gloria Jean's - Peanut Brittle  (10 üzerinden 6,2 Puan)

Paketi açtığımda buram buram çikolata kokusu aldım, kahve kokusu alamadım resmen, biraz daha dikkatli kokladığınızda karamel ve fıstık kokusu dikkat çekiyor. Kahveyi yapıp bardağa koyduğunuzda ise daha çok karamel kokusu alıyorsunuz, fıstık kokusu daha geri planda hatta kahve kokusu daha da geri planda. Tadında ise karamel aroması ağır basıyordu, fıstık tadı daha hafifdi ama hissediliyordu fakat yine kahve tadı hissedilemeyecek derecede az. Yoğunluğu ve kıvamı yumuşak kremamsı bir kahve gibi bu da aroma katkısından kaynaklı diye tahmin ediyorum. Ayrıca şunu belirteyim tüm aroması yapay bir tad verdi, sanki BİM'deki üçü bir arada fındık veya fıstık aromalı VIP kahveleri gibi desem abartmış olmam çünkü onlara çok yakın bir tad. Gloria Jean's'ın onlardan tek farkı orjinal çekirdek kahve olması lakin tad olarak çok orjinal gelmedi, daha çok yapay bir taddı. İnsan böyle orjinal üründen daha orjinal bir lezzet bekler lakin pek fark hissedemedim. Kahve ile doğal bir aroma tadı dengesi yoktu, karamel ağır basıyordu. Kahve tadından çok yapay bir aroma içiyor gibi oluyor. Sanki karamel aromalı sıcak su içiyor gibi bir tadı vardı. Zaten bir kahveyi aromalı tercih etmiyordum deneyince iyiki tercih etmediğimi anlamış oldum. Belki daha taze içildiğinde iyidir bilemem ama aynı tazelikte fakat aromasız kahveler daha güzeldi bundan.



19- Coffee Project - Etiyopya - Yirgacheffe İdido (10 üzerinden 6,1 Puan)

Coffe Project'in Kenya ile Guetemala kahveleri arasında bir tadı var. Guetemala gibi Çay gibi sulu bir tad değil Kenya gibi çok da aromatik değil. 







20 - Starbucks - Guatemala (10 üzerinden 6 Puan)

Kokusu ve tadı Starbucks Espresso'dan %30 oranında daha az. Çok aromatik bir kahve değil ama sudaki yoğunluğu güzel.  Bence Kenya daha lezzetli.







21- Starbucks - Colombia Narino (10 üzerinden 5 Puan)

Koku ve aroması az ve az olan kokusu ise sanki mazot/benzin vb. yapay kokuyor. Sıradan bir kahve gibi ve çok fazla tad, aroma yok fakat Nescafe, Jacob's ve Tchibo gibi kahvelere göre bu tercih edilebilir. Diğer starbucks kahveleri varken ise bunu önermem.










22- Coffee Project - Guatemala - El Jaguar (10 üzerinden 5,5 Puan)

Kahve tadı alamadım. Ekşi ve sulu bir tadı var. Kahve içiyor gibi hissettirmedi hele sütle içerseniz kahvenin rengi dışında neredeyse hiç farkedilmiyor kahve ama bu kadar az ve düz tadı seven vardır belki. Marketten alacağınız herhangi bir granül kahve (nescafe gibi kahveler) bundan daha lezzetli olabilir. 






Çekirdek olmayanları da (Öğütülmüş satılanları da) sıralamaya dahil edersek;



23- illy - Espresso (10 üzerinden 7 Puan)


Seneler önce denediğim kahve olduğundan tadını pek hatırlayamasamda şöyle birşey hatırlıyorum; HAG diye bir kahve de denemiştim o biraz daha lezzetliydi fakat HAG markası ülkemizde olmadığı için benzer kalitede olan ve ülkemizde bulunan illy markasını öneririm. Öğütülmüş olan espresso kahvelerde en lezzetli buydu hatta italya'da bazı iyi cafeler bu kahveyi kullanmakta. Kimbo, Segafredo ve Lavazza'dan lezzetli diye düşünüyorum ama aralarında çok fark yok. Kendi aralarında fark yok ama aşağıdaki sıralayacağım kahvelerden daha lezzetli, özellikle espressoda.


24- Jacops Filtre Kahve (10 üzerinden 4 Puan)

Nescafe'nin granür kahvesinden daha yoğun, aromatik ve daha doğal.










25- Tchibo Filtre Kahve (10 üzerinden 4 Puan)

Tchibo'nun birkaç değişik kahvesini denedim. Jacob'sdan daha sert yanık bir tadı var. Jacops'un içimi buna göre daha yumuşak. Jacobs ile aralarında çok fark yok ama Nescafe'nin granür kahvesinden güzel.









26- The Whirl Espresso Brunette 441°F  (10 üzerinden 4 Puan)


Kahvenin gövde oranı yani yoğunluğu, kıvamı, köpüğü iyi seviyede ama koku ve tadı yok gibi az. Sadece kahvenin ağızdaki yoğunluğunu hissediyorsunuz tadı ve kokusu da olsa tam olacaktı. Paketlemesi güzel.





27- Kronotrop No33 Espresso  (10 üzerinden 4 Puan)



Markette görüp aldığım fiyatı çok iyi bir kahve (Ağustos 2023). Yumuşak, meyvemsi bir ekşi tadı var ve bu ekşilik dilde acı bi tad bırakıyor, kahve kokusu çok az. Kahvede ekşilik olması ve kahve kokusu/tadı az olmasından dolayı listenin altında yer ettim fakat yumuşaklık bakımından zirvede bir kahve denebilir. 









28- Jacops Filtre Kahve Kırmızı (10 üzerinden 3,5)

Bunun yerine kırmızı olmayanı daha iyi. "Aroma" demişler ama sanki tam tersi üzerinde "Aroma" yazmayan Jacobs daha aromalı.








29 - Nescafe Classic (10 üzerinden 3)

nescafe classic ile ilgili görsel sonucu
Hemen hemen herkes bu kahveyi biliyor fakat bence sıralamadaki yeri bu. Diğer kahvelere göre en önemli özelliği kafein etkisi. O da tahminimce kahve çekirdeğinin diğer kahvelerdeki gibi arabica değil robusta olması (robustanın daha kafein etkisi var diyorlar)

 




30- Mahmut Efendi - Colombian (10 üzerinden 2,5 Puan)

Düz filtre kahve gibi herhangi bir koku, aroma hissedilmiyor. Starbucks'ın Colombia Narinosu'nun bundan daha yoğun bir tadı var. 
Marketlerde vs. neredeyse pek çok yerde bu var. Ticari olarak yayılması kahve tadından daha başarılı.

 







Henüz denemediğim çekirdek kahveler var, denedikçe yazıya ekleyeceğim inşAllah.

Ayrıca şuradaki çekirdek kahve anketine gözatmanız faydanıza olabilir.




26 Ocak 2011 Çarşamba

Urbino ve Urbino'da Üniversite Eğitimi

Urbino’da 2,5 yıllık öğrencilik tecrübem var . Bundan önce İstanbul'da lisans eğitimi gördüm. Yeryüzünün en kalabalık şehirlerinden biri olan Istanbul'dan yeryüzünün en küçük şehirlerinden biri Urbino'ya gelmek fark yaşatsa da bu fark benim için güzel bir tecrübe oldu ve İtalya'da eğitimi merak edenlere, Urbino'ya gelecek olan veya gelmeyi düşünen öğrenci adaylarına rehber olması amacıyla bir yazı yazdım ayrıca şehirden bir kaç fotoğraf çektim.
Öğrenciye göre olanakları anlatmadan önce Urbino’dan bahsederek başlıyorum;

URBİNO
Şehir merkezindeki
Piazza Republica
İtalya’nın ortasında, iç kısımda yer alıyor. Tepe üzerine kurulu bir şehir. Roma’ya ve Bologna’ya  ortalama 4 saat mesafede. Şehir her ne kadar küçük olsa da gayet aktif, eski ama bakımlı binalar bulunuyor ve UNESCO tarafından dünya mirası olarak kabul edilmesiyle birlikte şehir merkezinin eski yapısı korunmakta. Gelmeden önce fotoğraflardan görüldüğünde sanki çağdaşlıktan uzak antika bir kent gibi görünebilir , doğru görüyorsunuz fakat gelip bir müddet zaman geçirdikten sonra göreceksinizki içerisi çağa ayak uydurabilmiş, sürekli hareket halinde yani günümüz yaşayan şehirlerinden bir tanesi. Dünyanın dört bir tarafından insanlar var. İtalyan kitlesi de daha çok çevre illerden gelenler oluşturuyor. Bu ortamı yaratan iki etmenden birisi okulların potansiyeli diğeri ise turistik bir kent olması (Eski bir Düklük ve dünyaca ünlü ressam Rafaello'nun memleketi ) Şehir ile ilgili neredeyse her yere yürüyerek ulaşmak mümkün. Kent bir tepe üzerine kurulu olmasından dolayı, çok yokuşlu ve virajlı yolları olduğunu belirtmem gerekir. Şehir merkezi surlar içerisinde ama sur dışında, hastane, spor kompleksleri , öğrenci yurtları, süpermarketler  vb. olarak genişlemiş şekilde modern yaşam sürmekte. Sakin, yeşil doğası ve tertemiz havası olması, en iyi özelliği. Kente sadece  otobüs ve özel araçla 45 dakikada gidilebiliyor (Pesaro Tren İstasyonundan).Şehre ulaşan bir tren yolu var ama kapatılmış, kullanılmıyor.

Öğrenci olarak gelmeden önce muhtemelen burasının küçük bir yer olmasından dolayı sıkılabileceğinizi düşüneceksiniz. Burada 3-5 yıl kalan arkadaşlara sordum  "öylemidir?" diyerek cevap olarak "ilk yıl güzel fakat herşeyi anlayıp gördükten ve arayış içerisine girdikten sonra sıkıcı" olduğunu düşünüyorlar.Ben 2,5 yıl kaldım ve ben de öyle düşünüyorum. Hatta oradaki 70 küsür yaşındaki yerlisi de benzer düşünüyor. Hem çalışıp hem üniversite okumak isteseniz Urbino'da çalışabileceğiniz alternatifler öyle büyük şehirdekiler gibi değil. Fakat büyük şehirlerdeki gibi pahalı ve yıpratıcı değil ki Urbino bundan dolayı önerilebilir.. Eğitim açısından diğer şehirlerden farkı şu; Öğrenciler şehir nüfusundan fazla mesela; bir gördüğünüz arkadaşı veya insanı şehrin bir yerinde tekrar görebiliyorsunuz, sanki aynı mahallenin çocukları gibi bir durum var. Günden güne değil dönem dönem yeni yüzler görebiliyorsunuz yani ancak yeni öğrenci veya turist gelirse. Bu duruma İstanbul üzerinde bir örnek vereyim; Beyoğlu'ndaki insanları genelde orada yaşamayanlardan oluşan bir kalabalığa sahip ve çok aktif, çeşitliliğin olduğu bir yer, Urbino'da aktif ve çeşitliliğin olduğu bir yer ama orada bulunanlar aynı zamanda hemen yakında bir yerde ikamet ediyor genelde. Başka bir şeyde; Şehrin ortasında bulunan meydan;  öyle bir meydanki bir öğrenciyi 3 sene üstüste sürekli orada görebiliyorsunuz çünkü ufacık şehrin tam merkezinde, geniş ve haliyle en uğrak alan, çevresi fakülteler ve okullarla  dolu, hâl böyle olunca bütün kim varsa çoğunlukla meydana uğruyor.  Urbino da bir arkadaşınızı arıyorsanız %50 olasıklıkta ya meydandadır ya da başka bir yerdedir. Urbino öğrencilerinin gece gündüz aktif buluşma noktası diyebiliriz.  Yani Urbino'nun küçük şehir olmasından kaynaklı bazı belirgin özellikleri var.

Şehirde genel anlamda bir trafik yok, kalabalık yok, stres ve karmaşa olmayan bir şehir ve birçok şey öğrenci ve turistlere göre şekilleniyor bu yüzden arkadaşlarınızla bir arada size ait kent atmosferi var. İstanbuldan bıkmış birisi için bunun pek çok artısı olabilir. Mesela istanbulda kapıyı açtığın anda kalabalığın ve trafiğin içerisine giriyorsan Urbino'da kapıyı açtığında dışarıda trafik olmadığı gibi insan nüfusu da ideal ölçüde olduğundan daha doğal bir atmosferle güne başlıyorsunuz. İşte şu büyük şehirlerin göçlerle yıpratıcı bir hale gelmesinden izole olmuş bir atmosfer diyebiliriz Urbino için. Bu bakımdan derslerden başka kafanızı karıştıracak bişey olmaz bu şekilde bir özelliği var. Arkadaşlar, hocalar ve diğer insanlar arasında iletişimi iyi tutabilirseniz Urbino'da sıkılmakla ilgili bişey aklınıza gelmeyecektir bu heryer için geçerli aslında, yani sadece şehrin olanaklarına kafayı takarsanız Urbino size yetmeyebilir. Erasmus için gelecek birisi için şöyle bir durum var ortalama 6 ay vakit geçirecekler o bakımdan sıkılasalarda az duracakları için az sıkılacaklar :) Sadece tatillerde Urbino'ya gidip gelmesi yorucu bu gayet net. Roma veya Milano gibi ulaşımda her türlü olanağın olduğu şehirler gibi değil. Tren yok, havaalanı yok sadece otobüs ile şehre ulaşım mümkün. Lakin şöyle bir artı getiriyor aslında tren havaalanı gibi şeyler olsa Urbino bu kadar sessiz, stressiz bir yer olmazdı herhalde. Ne zaman Roma'ya gitsem metrodaki o ortamı kalabalık atmosferi yaşadığımda "iyiki urbinodan geliyorum ya burda (Roma'da) olsaydım sürekli bu kalabalığın çilesini çekecektim" diye düşünüyordum. Urbino İtalyanın ortasında olması bakımıyla pek çok İtalyan şehrine aynı mesafede olması haftasonunu başka bir şehre gitme bakımından bir alternatif sağlıyor.


ÜNİVERSİTE VE AKADEMİ
Urbino Güzel Sanatlar .
Akademisi'nin Koridorları
Öncelikle şunu mutlaka demeliyim, Eğitim çok spesifik yani kişiye özel bir durum. Eğitim sürecinde pekçok şey Öğretmen - Öğrenci arasındaki diyaloğun ta kendisidir. Önce hocanı tanıyacaksın sonra okulu sonra şehri. O yüzden bana direk bölümle ve ders kalitesi ile ilgili birşey sorsanız (çok soruldu) ben size direk "önce hocalarını tanı ve sekreterden bölümle ilgili bilgi al" derim. Yani bu o kadar mühim bir konuki bir bakarsın okul sekreteri hocadan daha değerli olabilir. O yüzden Urbino'da eğitimle ilgili daha genel bilgi vereceğim. Daha iç bilgileri okulun sitesinden bölüm ve hocalarla ilgili profilden inceleyebilirsin.

 Kentte “Urbino Üniversitesi” , “Urbino Güzel Sanatlar Akademisi”  ve "Urbino Yüksek Sanat Enstitüsü" adında 3 tane devlet okulu bulunmakta. Lisans, Yüksek Lisans ve Doktora seviyelerinde öğrenim görmek  mümkün, ayrıca Türkiye ile Erasmus anlaşmaları da var. Şehir küçük ama üniversite fakülteleri  o kadar fazla ki Urbino’ya “şehir”den çok “kampüs şehir” diyebiliriz (Aşağıdaki haritada bunu görebilirsiniz). Şehir olarak küçük olmasına rağmen örneğin Floransa , Venedik’teki okullar arasında tamamen aynı statüde eğitim vermekte (bu durum Avrupa’daki diğer üniversitelerle de aynı statüde olduğunu gösterir). Avrupadaki üniversiteler ve Türkiye’deki üniversiteler ile Erasmus anlaşması olmasının yanında Yüksek Öğretim Kurumu ile denkliği olan, aktif eğitimini sürdüren okullar.
Buraya ilk geldiğimde hiçbir açığını göremedim yani bütün olanaklar sağlanmış (yurtlar, yemekhaneler, ulaşım, spor kompleksleri vb. şeyler gayet yeterli) Şehirde yaşayanların çoğu öğrenci. Çalışanların çoğu da öğrenciler için ve turistler için çalışıyor. Şehir içi ve şehirler arası Otobüsleri kullananların %80'i öğrenci. Şehirdeki sosyal hayatta genelde öğrencilere göre işliyor. Örneğin şehrin ortasındaki meydan aynı zamanda kampüsün tam ortası gibi olunca orada gördüğünüz müdavimler genelde öğrenciler oluyor. Şehirde, öğrenciler için burs, barınma, yemekhane, spor,kültür hizmetleri  ve ulaşım aboneliği için yönetim ve finansını E.R.S.U. Urbino adlı bölgesel kurum sağlıyor. ERSU'ya bir kere kayıt olduktan sonra size verilecek ERSU kartı ile tüm ERSU hizmetlerinden yararlanabiliyorsunuz. ERSU kurumuna kayıt olabilmeniz için o bölgedeki bir okulda öğrenci olarak kayıtlı olmanız yeterli. Türkiyedeki K.Y.K. ile benzer gibi görünse de bölgesel bir kurum olmasının etkisiyle özel bir disiplinle hizmet veriyor. (K.Y.K’nın 8 kişilik odasında karbondiyoksit soluma, yemekhanenin 50 metrelik sıralarında beklemeyi ve yosun tutmuş banyolarını hatırladığımda KYK’dan daha akıllı hizmet verdiğinden şüphem olmadı, aman neyse)

Urbino Üniversitesi'nin fakültelerinin şehirdeki konumları
İTALYANCA DİL KURSLARI
Şehirde 2 tane dil kursu var, akşam eğitimi veriyorlar ve ikisi de ücretsiz.

Urbino Üniversitesi Erasmus Dil Kursu
Sadece urbino üniversitesindeki erasmus öğrencileri için şehir merkezindeki üniversite’nin bir fakültede kurs veriyorlar. Eğer urbino üniversitesine kayıtlı bir öğrenci olacaksanız bu kursu öneririm.

Yabancılar için Dil Kursu
Urbino’da yaşayan herkes için (göçmen,öğrenci vs.) kurs veriyor. Şehrin dışında yürüyerek 20 dakika sürüyor, otobüsle ulaşımda mümkün. Erasmus ve akademi  öğrencileri,  göçmen işçileriyle karma bir kurs.

BARINMA
Eğer Erasmus ile gelecekseniz muhtemelen ERSU'nun yurtlarından tahminimce tek kişilik bir oda siz gelmeden hazır olacaktır, geldiğinizde sadece anahtarı alıp odanıza geçebilirsiniz. Konferans veya geçici kalmak üzere gelecekseniz aşağıdaki "Collegio Internazionale" başlığına bakınız. Eğer Erasmus değil de kendi imkanlarınızla öğrenci olarak geliyorsanız ve uzun süre barınma konusunda öneriye ihtiyacınız var ise size önerim Ağustos ayı içerisinde ERSU'ya kayıdınızı yapın (Online başvuru ile birlikte aile ve gelir durumu belgelerinizi tercümeli ve konsolosluk onaylı olarak teslim etmeniz gerekli) ve kayıt tamamlandıktan hemen sonra ERSU’nun Collegi yurt binalarından birine mail veya telefon ile rezervasyonunuzu yapın. ERSU yurtlarını öneriyorum çünkü temel olanaklar sağlanmış vaziyette ve Burs çıkarsa (başvurmuşsanız %90 çıkacaktır) ücretsiz kalacaksınız .Eğer evde kalacaksanız barınma bursundan yararlanamazsınız sadece "yemek" ve "okul harcı" bursundan yararlanabilirsiniz. Eve çıkmadan önce Eylül ayı bitmeden yani okul başlamadan önce evinizi tutun,okul başladıktan sonra tabiîki pahalı ve istemediğiniz evler kalabilir.Yani tam olarak istediğiniz gibi bir yer için erkenden araştırmak en iyisi (Ağustos-Eylül ayı arası makûldür). Ev konusunda daha geniş bilgiyi "Kiralık Evler" başlığı altında yazdım. Şimdi Urbino’daki tüm barınma olanaklarına tek tek bakalım;

College Yurtları Kent merkezine yürüme 15 dakika, otobüsle 5 dakika sürüyor. 1 ve 2 kişilik odaları var. Özel banyo,tuvaletleri olan odalar olduğu gibi, bazı binalarda ortak kullanım banyo ve tuvaletleri var. Neredeyse her binada Çamaşırhanesi var. Haftanın hergünü 2 öğün yemek sağlayan büyük bir yemekhanesi bulunuyor. Yurt fiyatları; aylık 162 ,190 veya 220 Euro olarak aile gelir durumunuza göre belirleniyor (2011 fiyatları), burs çıkarsa (ki Türkiye'den gelen birisi için burs çıkma olasılığı %90) ücretsiz kalabilirsiniz. 5 ayrı yapıdan oluşan bir yurt (Il Colle, Il Tridente, L'Aquilone, Le Serpentine, La Vela) yapıların karışık bir mimarisi var labirent gibi. Binaları ve içindeki eşyaları biraz eskimiş fakat sürekli kontrolü ve bakımı yapılıyor, sürekli aktif ve kalabalık bir yurt.Tek kişilik oda için "Colle" veya "Tridente"yi seçmenizi öneririm.

College yurt binalarının kuşbakışı görünüşü. Yukarıdan küçük ve ıssız bir yerde gibi görülebilir lakin içerisi sürekli hareket halinde, insanların bir arada olduğu sosyal bir ortam. Kafe'si, Yemekhanesi, Tv salonları, Oyun alanları öğretim yılı içerisinde sürekli aktif, neredeyse hergün bir teras partisi yapıyor öğrenciler, kışın içerisi aynı hareketlilikte. Odanız dışında da çalışma salonları bulunuyor. Tüm binaları kapsayan ücretsiz kablosuz internet ağı var. Şehir meydanına (yani kampüs ortasına ) Rutin otobüs seferi bulunuyor. Yürüyerek 15 dakikalık mesafede. Yürüme yolunu sağdaki fotoğrafta görebilirsiniz.



Sogesta Yurdu
Kente 3,5 Km uzaklıkta, Bilim kampüsüne hizmet veren bir yurt olmakla birlikte diğer fakültelerden de öğrenci kabul eden, odaları 2 kişilik olan bir yurt. Şehire yürüyerek gitmek 1 saat sürüyor fakat otobüsle ulaşım 10 dk (Kışın kar yağdığında ulaşım aksayabiliyor) Hafta içi her gün 2 öğün yemek ve Cumartesi 1 öğün yemek veren yemekhanesi var . Çamaşırhanesi bulunuyor. Yurt fiyatları; aylık 162 ,190 veya 220 Euro olarak aile gelir durumunuza göre belirleniyor (2011 fiyatları).

Casa Studentessa (Bayan Öğrenci Evi)
Şehrin tam merkezinde yeralıyor. ERSU’nun sağladığı bayan öğrenciler için bir yurt. Odalar 2 kişilik, içerisinde ortak kullanım mutfakları , çamaşırhanesi ve banyoları bulunuyor. Diğer Ersu yurtlarına göre daha  ev konseptinde, yeni ve temiz bir yer. Ayrıca şehrin tam merkezinde olması ve yemekhaneyle aynı sokakta olması iyi yönü.Ücretleri üstte saydığım diğer yurtlar ile aynı. Bayan öğrencilere yurt olarak burayı öneririm.

College yurtlarında iki kişilik bir oda
College Internazionale (Misafir Öğrenci Evi)
ERSU'nun otel konseptinde, gayet modern bir misafirhanesi diyebilirim. Şehire yeni  gelen öğrenciler, öğretim görevlileri vb. gibi kişileri misafir etme amacıyla yeni yapılandırılmış, mail veya telefon ile rezervasyon usülü oda ayarlayabileceğiniz ve bir seferde en fazla 1 ay kalmaya müsade verilen bir yer. Yurt ve otel karışımı bir yapısı var, 1 ve 2 kişilik odaları var, tam şehir merkezinde yer alıyor. Fiyatlarına buraya tıklayarak bakabilirsiniz. Şehre ilk defa gelecekler için ve en fazla 1 ay kalmaları üzerine öneririm çünkü şehirde daha ucuzunu ve modernini göremedim. Gitmeden önce bilmeniz gerekirki önceden rezervasyon yapmadığınızda gidip yer bulmanız zor.

Kiralık Evler
Şehir, öğrenci için kiralık ev dolu, yani öğretim yılı başlamadan gelen her öğrenci rahatlıkla öğrenciye uygun ev bulabilir çünkü Urbinodaki çoğu ev öğrenciye uygun şekilde düzenlenmiş, mutfak ortak olmakla birlikte herkesin kendine ait odası olan 1 veya 2 kişilik oda alternatifleri var ve evlerin çoğu şehir merkezinde, her ne kadar sokak aralarında veya kuytu yerlerde gibi görünseler de içleri gayet bakımlı. Oda fiyatları 150 – 350 euro arası değişiyor, bu fiyatlara çoğunlukla elektrik,su, ısıtma ve hatta bazı evlerde internet bile dahil oluyor. Tek başına ev alternatifleri de var. Ama şunu kesin bilmeniz gerekiyor ki evler öğretim yılı başında kapış kapış gittiğinden dolayı bu konuda hızlı davranmanız gerekiyor, çünkü sonra ev kalmayabiliyor ve yurtlarda oda bulma şansı da azalıyor (başıma geldi) , en azından öğretim yılı başladıktan sonra ev veya yurt için ilk 2 haftanızı boş geçirmeyin. Ev tutarken şüpheniz olmasın çoğu gayet uygun ve evler çoğunlukla aynı tipte (Türkiye'deki evler gibi envai çeşit değil). Ev sahibini arayarak evi gezebilir ve tutabilirsiniz. Bazı ev sahipleri bir yıllık sözleşme yapmak istiyorlar. Emlak aracılığıyla da ev bulunabilir, bunun için web siteleri de var (internet üzerinden ev kiralamak her zaman güvenli bir seçenek değil, bence gidip görmeden ev tutmayın). Bu konuda hızlı davranmanızı öneririm. Bazı evlerde çamaşır makinesi olmadığından şehir merkezinde çamaşırhaneyi kullanabilrisiniz (4 euro) ama ben college yurtlarındaki çamaşırhaneyi öneririm çünkü sadece 1 euro. Kurutma makinesi de 1 euro.
Şehir merkezinde bir sokak

Oteller
Otelleri genelde turistler kullandığından dolayı ve öğrenciler için ERSU kurumu bir çok olanak sağladığından dolayı bir öğrenci için barınmadaki en son alternatif oteldir. En ucuz otel günlük 28 euro ile tam şehir merkezindeki San Giovanni Albergo, onun yakınlarındaki Hotel Rafaello ve Hotel Italia ve Palazzo Ducale’de yer alan başka bir otel daha bulunuyor. Urbino bazen turist ve gezi akınlarına uğradığından dolayı yer bulmada problem yaşayabilirsiniz ama tam şehir merkezinde bulmak güç olsa da, sur dışındaki bölgelerde de muhakkak boş yer bulursunuz.  Oteller Urbinoda barınmak için en pahalı alternatif olsa dahi palazzo ducaledeki bir otelin, öğrencilere uygun fiyat belirlediğini görmüştüm. Yeni gelecek bir öğrenci için otel kullanmak yerine College Internazionale adlı ERSU misafirhanesinde kalınması daha uygun.
.
SAĞLIK HİZMETLERİ
Şehrin büyük bir hastanesi bulunuyor ve şehre yürüme mesafesinde ama hasta olan biri için diyebilirimki rutin otobüs seferi de mevcut, yani otobüsle bir kaç dakikada hastaneye varıyorsunuz. 3 numaralı otobüs Piazza Republica’dan direk olarak veya Borgo Mercatale’den kalkarak hastanenin tam önünde bırakıyor. Aynı zamanda Urbino’da yer yer sağlık hizmetleri veren noktalar var. Örneğin College yurdundaki Tridente binasının üst katında 2 gün için sağlık odasında, doktor hizmette oluyor. Ne şekilde gidilip işlem yaptırılacağı konusunda net bir bilgim yok ama Floransa’da yaşayan birinden edindiğim bilgiye göre Codice Fiscale ile gitmek yeterli oluyor ve muayene ücreti bazen ücretsiz bazen 14 ile 25 Euro arası ücret alınabiliyormuş. Net bilgim olursa bu yazıyı güncellemeyi düşünüyorum.

YEMEK HİZMETİ
Şehirde ERSU’nun sağladığı 3 tane yemekhane var. Yemek çeşitleri ve hazırlama usulleri tamamen aynı.Yemekhaneler şöyle;

CIBUS
Şehir Merkezindeki CIBUS
Tam şehir merkezinde 2 katlı bir yemekhane. Bir tepsi yemek ücreti 2 ila 4 euro arası (2011 fiyatları) olarak yiyeceklerinize göre değişiyor, isterseniz baştan yemeği kaba koydurup evinize veya yurdunuza götürebiliyorsunuz. Hafta içi her gün, öğlen 12:30- 14:30 arası yemek veriyorlar. ERSU yemekhanelerinin hepsinde ERSU kartı kullanarak yemek alabiliyorsunuz. Kartınız yoksa nakit para'da kabul ediliyor.

College Tridente Yemekhanesi
CIBUS ile aynı olmasından tek farkı, College yurtlarındaki Tridente binasında yer alması ve haftanın her günü öğlen akşam yemek veriyor olması. Öğlen 12:00-14:00 Akşamleyin 19:00-21:00 arası yemek veriliyor. Akşam yemek yemek için Piazza Republica’dan College otobüsüne binin 2-3 dakikada yemekhanenin önündesiniz. Dönüşte aynı şekilde.
Şehir merkezindeki bir cafeden
dışarısı

Sogesta Yurdu Yemekhanesi

Yine CIBUS ile aynı fakat önceden siparişle yemek yiyebiliyorsunuz, Hafta içi öğlen ve akşam yemek oluyor Cumartesi sadece öğleyin yemek veriliyor.

Şehirdeki restaurantlar ve diğer yerler
Şehirdeki restaurantlar İtalya geneliyle aynı fiyatlarda yemek veriyorlar. Ama pizzaların fiyatı İtalya geneline göre daha düşük yani 1,5 euro’dan başlıyor. Fasfood ürünler çoğunlukta ama Mc’donalds ve Burger King’ler Urbino’da yok (zaten gerek yok). Kebab’da sık yeniyor ama Kebab restaurantları Fas’lıların kontrolünde olmasından dolayı ,hindi etiyle değişik bi sandiviç usulü yapıyorlar. Önerim ERSU yemekhanelerinden birine gitmeniz,çünkü diğer yerlerden daha uygun.

ULAŞIM

Urbino’ya Ulaşım
Öncelikle şunu belirtmem gerekir; Urbino’da Tren istasyonu ve Havaalanı yok ve bunlara mesafesi 2 ila 5 saat arası uzaklıkla. Bu sebeple bir kaç araç değiştirerek ve arada bir merdiven çıkarak Urbino'ya ulaşabilirsiniz. Yani fazla eşya getirmeye kalkmak yorucu oluyor. Türkiye'den gelecekseniz tekerlekli sırt çantası gibi (her türlü taşınabilen tipte) orta boy bavulla birlikte 20 kiloyu aşmayacak eşya öneririm.

 Türkiye’den uçakla gelip inebileceğiniz en uygun fiyatlı yerler Roma ,  Bologna veya Milano  havaalanlarıdır. Ancona veya Rimini gibi havalanlarına direk uçuş yok ve pahalı. Fiyata göre önereceğim uçakla ineceğiniz gidiş güzergahları şöyle;

1. Çözüm: Roma Havaalanı ↔ Urbino
Bu güzergahını önerim çünkü uçak fiyatları ve saatleri bakımından uygun. Ayrıca Roma'dan Urbino'ya direk otobüs olduğu için direk Urbino'ya gitmiş oluyorsunuz. Tahmini 4,5 Saatte Urbino'ya varırsınız. Güzergah şu şekilde;
ROMA FIUMICINO HAVAALANI
Havaalanı Tren İstasyonu
30 Dakika (Tren)
Roma Tiburtina Tren İstasyonu
Tiburtina Otobüs Garı
4 Saat (Otobüs)
 URBINO

2. Çözüm: Bologna veya Milano Havaalanı ↔ Urbino
 Uçak fiyatları ve saatlerinin tersliği dışında mesafe olarak Bologna, Urbino'ya daha yakındır. Yani tahmini 2,5 saatlik bir yol sözkonusu.

BOLOGNA HAVAALANI

Havaalanı Otobüs Durağı

15 Dakika (Otobüs)

Bologna Centrale Tren İstasyonu

1,5 Saat (Tren)

Pesaro Tren İstasyonu

50 Dakika (Otobüs)

URBINO

Urbino'ya gelmeden önce Tren ve Otobüs saatlerini planlamanızı öneririm.

Urbino Şehir İçi Ulaşım
Şehrin ulaşım merkezi Borgo Mercatale
Urbino’da şehirler arası ve şehir içi ulaşım, bölgesel ulaşım şirketi olan ve adını Adriyatik Denizi’nden alan “Adriabus” sağlıyor. Şehir içi ulaşımın tamamını da Adriabus sağlıyor. Adriabus otobüs ücretleri şehir içi için her yere saatlik 1,20 Euro ve şehir dışı 1,80 Euro ücretle sağlanıyor (2011 Fiyatları).  Ayrıca bölge dışı olarak Roma’ya 30 euro rutin seferleri bulunuyor hatta otobüsle nasıl olur bilmiyorum ama direk Venedik’e otobüs var. Adriabus aboneliği için ERSU’ya kayıtlı öğrenci olmanız yeterli, Abonelik ücreti şehir içi, öğrenci için haftalık 8 euro, aylık 16 euro (2011 Fiyatları).

ALIŞVERİŞ
Şehirde 4 adet süpermarket var  ve bir de şehre otobüsle 10 dakika kadar bi mesafede CONAD isimli büyük bir market var,Urbino'ya yakın olan Fermignano kentindede fiyatı daha düşük bir market var. Genelde market fiyatları türkiyeye göre 1 euro kadar pahalı olsa da İtalya geneline göre ucuz. Urbino kuzey italyaya göre fiyatlar daha iyi, pek çok şehirden daha uygun, Cumartesi günler rutin olarak Pazar kuruluyor.Bazı günler şehir merkezinde Pazar kuruluyor. İtalya’daki bir öğrenci için en uygun fiyatlar Urbino’da mevcut. Giyim’de aynı şekilde... Ama alışveriş yapacaklar genelde urbinoya  45 dakika yakınlıktaki Pesaro’ya gitmeyi tercih ediyorlar, haklılar ve bende öneririm, çünkü hem sık otobüs var hem de aradığınız çoğu şeyi (özellikle teknoloji ve giyim adına) Pesaro’da bulabiliyorsunuz.

İKLİM
Kış  aylarında genel olarak Türkiye’den 10 derece daha soğuk oluyor, bazen günlerce kar yağabiliyor. Yazları sıcak ama türkiye ve italya geneline göre serin olabiliyor. Yağmur sık olan bir yer. Marche bölgesinin ilkimi Türkiye’de daha çok Doğu Karadeniz bölgesiyle benzerlik gösteriyor ve Avrupa ve İtalya geneline göre normal bir iklimi var.

Faik Gürsu AYDIN